8 Aralık 2009 Salı

Teşekkürler Sayın Başkakanım !

Tarihi: 10 Kasım 2009 Salı, 17:09

Teşekkürler Sayın Başkakanım
Bana bu yazının sonunda okuyacağınız şiiri yazmama ilham
verdiğiniz için,

Nefret nedir bilmeyen ruhuma son bir yılda nefreti
öğrettiğiniz ve hergün seyrettiğim haberlerde artık hiçbirşeyin beni
şaşırtmamasını sağladığınız için,

Bu akşam bana televizyonda bir şehit annesinin Arif’im nerde
diyen feryadını dinlettiğiniz için,

Vatani görevini yapan ve bir bacağını kaybeden bir gazinin
protez bacağını çıkartıp benim grurum bu diyerek feryad edip kendisine
verilen gazilik belgesini yer fırlattığını görmemi sağladığınız için,

Yüzünün büyük bir kısmı yanık ve parçalanmış olan diğer bir
gazinin benim grurum bu diyerek yüzünü gösterirken gözümden süzülen
yaşlar için,

Onları affediyorsunuz elleri kolları serbest dolaşıyorlar
benim oğlum toprak altında onuda affedin bana gelsin feryadını atan
ANA’nın kanlı gözyaşları için,

Bizim vergilerimizle bizden topladığınız paralarla 34
teroriste Cumhuriyet şenklilerini aratmayacak havai fişek ve lazer
gösterileri eşliğinde kahraman nidalarıyla kendilerini adam
sanmalarını sağladığınız için,

100,000 kürt kökenli TÜRK vatandaşının zafer nidaları ile dans
etmelerini ve yapmış oldukları meeting’i Kürdistan Milli Marşı
eşliğinde sonlandırıken, PKK bayraklarını TÜRKİYE semalarında
dalgalandırdığınız için,

Tüm ŞEHİT ve GAZİLERİMİZİ bu akşam bir kez daha şehit edip
gazi bıraktığınız için.

Daha bitmedi sayın başbakanım

Siz ve diğerleri sayın öcalan diyor ya merak etmeyin biz o
vatan hainine ve size içimizden her dakika sayıyoruz...

Size kısaca kendimden ve atalarımdan bahsedeyim sayın
başbakanım. Ben 400 yıl önce Karaman’dan Yugoslavya ya akıncı olarak
gitmiş ve orada 400 yıl yaşayıp Balkan harbinde vatanını korumak için
savaşmaya gelmiş Babası Boşnak, Annesi Arnavut kendisi önce TÜRK sonra
Boşnak olan TÜRK vatandaşı Hüseyin’im. Herşeyden önce vatan ve Türkiye
diye büyütüldüm. Türkiyemi Anamdan Avradımdan, Oğlumdan, Atamdan önde
severek büydüm ve büyüyorum. Nazım’ın Kadınlar şiirindeki;

Ayın altında kağnılar gidiyordu
Kağnılar gidiyordu Akşehir üstünden Afyon'a doğru

Mısralarındaki o kadınlardan birisi benim Büyük Halam dı.
Büyük Amcam çanakkalede şehit düştü. Dedem bizi İzmir'den Çanakkale'ye
savaşmak için 24 gün nasıl yürüdüğünün hikayeleri ile büyüttü. Bize
her zaman Vatan sevgisi aşılandı TEK VATAN... O da TÜRKİYE.

Biz hep önce TÜRK’tük sonra Boşnak. Biz hiçbir zaman bölünmek,
parçalanmak, ayrılmak, açılmak, kapanmak nedir bilmedik.Bunları n
konuşulduğu yerlerde bulunmadık.

Komşum Rum’du, Sınıf arkadaşım Ermeni,En iyi arkadaşım
Kürt,Eniştem Giritli, Mahalemizin Teyzesi Kavalalı, İlk Ustam
Tatar,Dedem Boşnak, Büyük babam Arnavut, ilk sevdiğim Macır,
Evlendiğim Giritli…….. Ama hepsi ilk önce Türktü.

Siz şimdi bizimle paylaşmadığınız bir karara varmışsınız adı
açılım.Size benim çocucuğumun geleceği ile ilgili kararları alma
yetkisini kim veriyor? Siz hangi güçle bizimle paylaşmadan bu Vatan’ın
geleceği ile ilgili bu kadar derin kararları alabilme yetkisini
buluyorsunuz kendiniz de? Size sizin dilinizde sesleniyorum
başnakanım. Unutmayın sizden büyük ALLAH var.

Siz Hz.Ömer adeletini bilir misiniz başbakanım? Hani birisini
hakkı yenildiğinde karar verecek iken kararı hakkı yenilene bırakan
Hz.Ömer. Peki siz bu dağdan inen şaklabanları affederken bu vatan
uğruna evlatlarını düğün dernek askere gönderip ALBAYRAK lı tabutlarla
geri alan ANALAR'dan, BABALAR'dan izin aldınız mı? Siz bu insanların
vebalini kaldırabilecek misiniz?

Bu akşam televizyonda Cemal Süreya’nın şu şiirini okudunuz;

Sizin hiç babanız öldü mü?
Benim bir kere öldü kör oldum
Yıkadılar aldılar götürdüler
Şimdi ben size aynı soruyu aynı şiirin bir şehit anası
ağzından okuyarak sorayım;

Sizin hiç oğlunuz hain bir kurşundan öldü mü?
Benim bir kere öldü kör oldum
Yıkadılar aldılar götürdüler


Şimdi ben size soruyorum; sizin oğlunuz şehit düşseydi aynı
kararı bu kadar rahat verip, dağdan inin gelin sizi kucaklayalım
oğlumu öldürdünüz ama olsun unutalım der miydiniz? Gelsinler
diyorsunuz kan akmasın bir daha.Sayın başbakanım biz küllerinden bir
vatan yaratmış ecdadın çocuklarıyız. Şehidimizin ardından kan ağlar
vatan sağolsun deriz. Bırakın o dağlarda kalsınlar o hainler biz
onları o dağlarda gömeriz ardında şehitlerimizin huzur bulmuş
bedenleri ile gökkubeyi başlarına yerlebir ederiz .Bizim onların
dönüşüne ihtiyacımız yok. Ama durum başka siz merak etmeyin
farkındayız.

Dünyanın en pahalı benzinini alıyoruz ağzımızı açmadık,

En fazla vergisini ödüyoruz ağzımızı açmadık,

Deprem oldu Özel iletişim vergisi dediler vatan sağolsun dedik,

Maaşımızdan %49 kesip ortlama yaşam ömrü 71 yaş olan
vatanımızda 66 yaşında emekli olacaksın dediniz ağzımızı açmadık,

1,5 lira konuşulan telefon için 24 lira fatura ödedik gık demedik,

Faturalarımıza güneydoğuda kaçak kullanılan elektiriğin
bedelini eklediniz ödedik,

Kız çocuklarını 14 yaşında satmasınlar diye KARDELENLER
dediniz yardım ettik,

Siz şimdi bizden ;

Bundan böyle bu VATAN’A verilecek evladım yok, ne olursa olsun
umrumuzda değil, kürdistan da kurulsun amerikalı da gelsin vatanı
alsın farketmez,

Artık hiçbir bedel ödemeyeceğiz,

Bundan böyle yurt dışlarında herkese Türkiye ve Türk insanını
anlatmayı keseceğiz,

Yada tüm bu medyadaki açılım şovları ile gaza gelip sokağa
çıkıp önümüze gelen Kürt kökenli yada Alevi vatandaşları
öldüreceğimizi, birbirimizi katledeceğimizi ,

Bundan sonra ne yaparsak yapalım nafile aman susalım başımıza
bir dert gelmesin,

Diyeceğimizi sanıyorsunuz ya...

Biz bu oyuna gelmeyeceğiz Mister President. Biz sizin ve sizin
akıl hocalarınızın ve diğerlerinin ne yapmaya çalıştığının
FARKINDAYIZ.

Biz sizin pek tanımadığınız bir kurtarıcının çocuklarıyız ve
biliriz ki TÜRK MİLLETİ ZEKİDİR. Bu yüzden bu defa bizi bize
kırdırmanıza izin vermeyeceğiz.

ALLAHIMDAN SİZİN GÖNÜL GÖZÜNÜZÜ AÇMASINI VE ŞEVKAT TOKATINI
HAKKIYLA İNDİRMESİNİ DİLER.

SAYGILARIMI SUNARIM



ALINTI